Indiana Jones and the Great Circle: Nostaljik Bir Maceraya Hazır Mıyız?
Şimdi fedora şapkanızı takın, çünkü Indiana Jones yeni bir macera için geri dönüyor! Büyük Daire'de kaybolmaya hazır mısınız?
4 saat önce
Bethesda Türkiye’nin keyifli davetiyle, dünya genelinden pek çok basın mensubuyla bir araya gelip, Indiana Jones and the Great Circle’ın 25 dakikalık muhteşem bir oynanış videosunu izleme fırsatı yakaladık. İzlediğimiz bu videonun ardından, oyunun arkasındaki yaratıcı vizyonu yapımcılarından dinleme şansımız oldu. Kısacası, burada gördüklerim beni fazlasıyla memnun etti. Great Circle isimli bu oyun, geçmişe duyulan özlemi tatmin edecek pek çok unsur barındırıyor ve benim gibi nostaljik ruhlu oyunculara harika anılar hatırlatacak gibi duruyor.

Öncelikle, işin mutfağına dalalım; eğer daha önce duymadıysanız, söyleyeyim ki bu oyun, efsane Wolfenstein serisiyle tanınan Machine Games tarafından geliştiriliyor. Makul bir hayal gücüyle bakacak olursak, bu oyunun pişirilmesi için mutfakta neden bu kadar zaman harcandığını anlayabilirsiniz. Yönetmen olarak karşımıza, Wolfenstein serisinde de başarılı işlere imza atan Jerk Gustafsson oturmuş. Bu noktada, değil mi ki yalnızca oyun dünyasında tanınan bir yönetmen değil, efsanevi Chronicles of Riddick: Escape From the Butcher Bay’in de isimlerinden biri olduğunu belirtmeliyim. Açıkçası, bu derece tecrübeli bir ekibin elinden çıkan bir oyunun 1937’de geçmesi, sinematik öğeleriyle eski toprakları epey heyecanlandıracak gibi gözüküyor. Neden mi? Çünkü bu dönem ve tarz, hem oyuncular hem de sinema tutkunları için adeta findik gibi…
Harrison Ford’un sesini, Troy Baker’ın taklit etmesi, bence dikkat çekici bir detay. Sonuçta, Ford’un ikonik performansını yakalamaya çalışmak kadar sanatsal bir risk olamaz, değil mi? Ne olursa olsun, Troy Baker’ın bu rol için doğru seçim olduğunu söylemek gerekiyor. Herkes kendisini her yerde görme korkusuyla yanıyor ama bu işin hakkını verdiğini inkar edemem. Peki biz ne gibi sürprizler gördük? Eski günleri sevenler için birkaç vuruş ve birkaç tuhaf kıyafet giyme mekaniği olacak mı? Tabii ki! Oyun, Hitman tarzında kıyafet değişimi mekanikleri sunuyor ve beni en çok etkileyen detaylardan biri bu oldu. Bu tarz bir “kılık kıyafet” değiştirmenin geçmişte nasıl bir rol oynadığını takdir ediyorum.

Öyle görünüyor ki, bu oyunun temposu bol bol keşif yapmayı teşvik edecek, tıpkı eski Indiana Jones filmlerinde olduğu gibi! Üstelik Nazi kamplarında kıyafet değiştirirken yaşanacak aksiyonu hayal etmenizin tek bir yolu var: o anı yaşamak! Gerçekten orada mış gibi hissedeceğimiz o gergin anlarda, belki de garson kıyafetli bir Indy’nin şarap getirmeye çalışırken başına gelecek bir kaza, hem gülümsememizi sağlayacak hem de yaşattığı gerilimle kalbimizi hoplatacak. Hayal edin, gözler üzerinde!
Oyunların savaşı nasıl olacak? İşte tam da burada benim dikkatimi çeken bir başka ayrıntı mevcut. Dövüş sistemi, oyuncuya doğaçlama yapma şansı tanıyacak; bu da demektir ki, Indy’nin kullandığı tabanca, bir antika gibi olmasına karşın, düşmanlarla karşılaşırken ona özen göstermek gerekecek. Sonuçta, burası Rambo’nun yeri değil! Kural basit: Bir tabancayı derhal doldurup düşmana doğru fırlatmak mümkün değil. Bunun yerine, düşmana ne varsa bağışlamak zorunda kalacağız; kazma, kürek veya belki bir kırbaç. Kıdemli Nazi subaylarının gözünde saygınlığı artan garson kıyafetli Indy’nin başına dert açmamız an meselesi.

Bir diğer önemli detayda, dövüş sisteminin fazlasıyla eğlenceli ve akıcı olması. Yani, o oynamaya doyamadığımız belgesel karakteri Indy, dövüş alanında estetik bir performans sergilemek zorunda. Fakat, bu oyunun almaya çalıştığı doğaçlama hissiyatının bütün hızıyla oyun dünyasına çok yakışacağını düşünüyorum. Yani bir Riddick tarzı yakın dövüş sistemi beklemek de pek mantıklı değil. Vahşet yerine, daha incelikli ve samimi bir temponun yakalandığını görmek mümkün.
Geçmişteki filmlerdeki gibi “maceracı ruh” teması vurgulanırken, tıpkı bir arkeolog gibi hareket edeceğiz. Zıplamak ve ok gibi fırlamak yerine daha akıllıca dolanacağız. İşte burada Indiana Jones markasının bir “arakla” bir “arkeolog” olarak kalması önemli. Macera hissini, harabelerde antik tarih ile baş başa kaldığımız anlarda yaşamak önem kazanacak.

Özetleyecek olursak; Indiana Jones and the Great Circle, eski bazı oyunlardan farklı olarak daha dalgayı yükseltmeden, temiz, ağır ve düşündürücü bir oyun deneyimi sunmayı vaat ediyor. Hem de sadece görsel olarak değil, tarihsel öğelerle dolu bu atmosferde kaybolmanın tadını çıkararak. Bekleyip göreceğiz, ancak bu çizgiyi koruyabilirse büyük bir tat alırız!
Sonuç olarak, 9 Aralık’ta çıkışı yapılacak olan oyun, yeni Nvidia teknolojisi sayesinde PC’leri de zorlayacak gibi. Kıskancımız Xbox, zaman içerisinde kapılarını daha fazlasına açarak, çoklu platform stratejisi uyguluyor. İşte burada oyunseverler olarak bizler, eğlencenin tadını çıkarıyoruz.

Ne demek Playstation’a da geliyor? Geçtiğimiz günlerde Xbox’ın, Game Pass sistemindeki değişikliklerle birlikte, Hi-Fi Rush gibi başarılı yapımlarını PS5’e getirme kararının ardında yatan motivasyon oldukça dikkat çekici. Evet, oyuncular olarak bizler için bu durum sevindirici; ancak Xbox için kaygı verici bir durum olabileceğini belirtmekte fayda var. Öyle ki, en iyi oyunları yapılmadan önce duyurmak, başka platformlarda nasıl bir değişikliği gösterebilir? Bunu merak etmek istiyorum. Vahim derken Xbox için bir tahmin yürütmüş olsaydım, dikkate alınması gereken bir durum. Ancak umarım bu sadece Xbox’ın ve Bethesda’nın yeni stratejilerinin bir getirisidir ve oyuncular olarak bizlere daha çok eğlenceli saatler sunulur!
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?