Eski Konami yöneticisi Christopher Bergstresser, Time Extension’a verdiği röportajda, fütüristik Matrix oyununu nasıl reddettiklerini anlattı. Evet, yanlış duymadınız! 1999 yılında, Wachowski kardeşler bize kapıyı çaldılar ve “Hey, şu cool Matrix oyununu bir geliştirin bakalım!” dediler. Ama ne yazık ki, o dönemdeki Konami yöneticileri bu teklifi, duvara çarpar gibi bir kuvvetle reddettiler. Hani “Ah nerede o eski günler!” diye söyleniyoruz ya, belki de o gün bir Matrix oyunu yapmış olsaydık şu anda sanal gerçeklik gözlüklerimizi takarak kahvemizi yudumluyor olacaktık!
Bergstresser’ın ifade ettiği detaylar gerçekten de oldukça ilginç. Wachowski kardeşlerin en büyük hayranlarından biri Kojima imiş! Yani, efsanevi Metal Gear Solid serisinin yaratıcısı bu işin içinde yer almayı arzuluyormuş. Konu açılınca Bergstresser, bu hayranlık sebepleriyle bir türlü yüz yüze görüşmenin o kadar da kolay olmadığını da belirtti. Zaten yönetimden birisi olan Kazumi Kitaue‘nin projeye ret yanıtı vermesi, hayal kırıklığını daha da artırmış. Kısacası, Kojima ile Wachowski kardeşler, karşılıklı bir hayranlık beslerken, bizim gözümüzde o büyük matrix projesi kaybolup gitmiş. Bunu düşünüp kahroluyoruz!
Peki, bu anlaşmanın gerçekleşmemesi üzerine Kojima’nın tepkisi ne oldu? 26 yıl sonra, bu olayın farkına varmadığından oldukça şaşırdığını dile getirdi. Bunu Twitter’dan duyurduğunda, bizlerin de bir yudum kahve içerken gözlerimizin faltaşı gibi açıldığını söyleyebilirim. “Neden 26 yıldır kimse bu durumu bana söylemedi?” diye sorarken, hepimizin içinden o acı ses yankılandı: “Keşke bana sorsalardı!” Yani, çuvalladıkları için aslında bizlerin de kaybettikleri bir şey var! Düşününce bile Matrix serisiyle Kojima’nın imzasını attığı bir oyun, çok başka bir deneyim olurdu. Kim bilir, belki de o zamanlar James Bond’un “Bu gece benim için özel” dediği bir durumda, Kojima’nın Matrix oyunu çıkacaktı!
- Kojima’nın o dönemler MGS2: Sons of Liberty üzerinde çalıştığını düşününce, gerçekten de projenin üst yönetiminin ne kadar zorlu bir karar verdiği anlaşılıyor. Ama içten içe, hayalimizdeki Matrix oyunu için Kojima’nın o sihirli dokunuşunu beklerken, bu karar bir nebze içimizi acıtıyor.
- Büyük ihtimalle yaptığı açıklamadan sonra, Kojima’nın “Ahh, bari bana sorulsaydı, belki bir yolunu bulabilirdim!” demesi, sevilmeyen bir çocuk gibi içinde bir yarım kalmış proje duygusu bırakır. Evet, belki de o oyunu yapmayı beceremezdi ama en azından denemek, her şeyden daha değerli olurdu.
Bütün bunları düşündüğümüzde, konunun ciddiyetine girmeden biraz şakaya vurmak gerek! Şimdi biz, belki de tüm zamanların en ikonik oyunlarından birinin, sattıkları her oyunun arkasında oynayan bir Kojima tarafından yaratılmasını sayıklıyoruz. Anlayacağınız, orada kapıda bekleyen bir Matrix teklifi, efsanevi bir konsolda aşk hayali gibi uhrevi bir hal almış! Ahh keşke, dediklerimiz yanında, o meşhur kırmızı hap veya mavi hap seçimini fısıldayıp görsel bir şölen yaşasaydık. Kim bilir, belki de hayatımız daha eğlenceli olurdu!