LinkedIn’in Eğlenceli Oyun Dünyası: Patronlarla Rekabetin Keyfi
LinkedIn'de patronlarla sanal savaş yapmaya hazır mısınız? Oyun dünyasında iş hayatını eğlenceli hale getirmenin yolu burada!
9 saat önce
 
                      LinkedIn, sadece iş bağlantıları kurmanın ötesine geçip, bize oyun oynamayı da öğreten bir platform olma yolunda ilerliyor. Şahsen, LinkedIn’in ülkemizde “yeterince” iyi kullanılmadığını düşünüyorum. İnsanlar sabah 6’da kalktıklarını, çılgınca çalıştıklarını ve bunun onlara şans getirdiğini düşündüklerini yazıyorlar. Herkesin bu etkileyici başarı hikâyelerini paylaşması beni biraz güldürüyor. Aslında, sabah 6’da kalkmayı bir başarı değil, bir işkence olarak görmek daha akıllıca olabilir! Her neyse, şimdilik LinkedIn’de oyun oynamanın tadını çıkaracağız. Hayır, burası bir oyun parkı değil ama göz alıcı bir B2B platformunun içinde gizli bir oyun dünyası var.
Şimdi gelelim bu yeni oyun serisine. Patronlarınızla oyun oynamak, iş yaşamımıza biraz eğlence katacak gibi görünüyor. Uzun toplantılardan bunalanlar için harika bir kaçış yolu! Oyunlar, internet sitesi üzerinden ya da mobil uygulamada oynanabiliyor. Evet, yanlış duymadınız! Oyunlar var! Üç farklı seçenek karşımıza çıkıyor: Crossclimb, Pinpoint ve Queens. Oyunların temellerini, günümüzün vazgeçilmezi olan Wordle ve sudoku’dan aldıklarını söylemek mümkün. Bu oyunların arasından en çok hoşlandığım ve “ben bunu sevdim” dediğim sadece bir tane var, o da… eh işte, bunu öğrenmek isterseniz biraz daha okuyun!
Crossclimb oyununa gelirsek… Vay canına! Onu oynarken kendimi adeta kelimelere kaybolmuş bir dağcı gibi hissettim. Tahmin ettiğim kelimeler bir türlü çıkmadı, sanki kelimeler benimle dalga geçiyor gibiydi. Ne kadar spor yaparsam yapayım, Crossclimb’da tırmanmayı hâlâ başaramadım. Veya belki de henüz sabah 6’da kalkıp bunları çözmeye başlamadım. Diğer yandan, Pinpoint. Bahsettiğim bu oyun, Wordle klonu gibi çalışıyor ama bunu daha da karmaşık hale getiriyor! İlk ipucunu alıyorsunuz, tahmin ediyorsunuz, ama eğer tahmininiz yanlışsa, ikinci bir ipucu açılıyor. Yani işin özeti, beş tahmin hakkınız var ve sonunda doğru kelimeyi bulabilmek için ipucu avına çıkıyorsunuz. Bu da bir zaman kaybı değil, eğitim!
Şimdi geliyoruz Queens oyununa. Bu oyun, sudoku severler için harika bir alternatif. Adeta sudokunun LinkedIn versiyonu gibi düşünebiliriz. Düşünmeyin ki kolay, tam tersine oldukça zorlu! Hem de her seferinde sosyal bağlantılarınızla skorunuzu paylaşabilme imkanıyla, bu oyunun tadı kat kat artıyor. Kıskançlık dolu bakışlarla patronunuza onu geçip geçmediğinizi göstermek, şahane bir motivasyon! Oyunların getirdiği bu yeni rekabet ortamı, iş yerinde eğlenceli bir atmosfer yaratabilir. Düşünsene, birlikte çalıştığın arkadaşlarınla, sabah işe gelir gelmez “Vay! Sen Queens’de beni geçemedin mi?” diye dalga geçişinizi.
Sonuç olarak, LinkedIn oyun dünyası iş yaşamımıza eğlenceli bir bakış açısı kazandıracak. Biraz gülmek, biraz eğlenmek, işin stresinden uzaklaşmak ve birbirimizle rekabet etmek güzel olmaz mı? Unutmayın, işin sadece bir yanı değil, bir eğlence aracı olarak da kullanılabileceği! Patronlarınızla oyun oynayıp, sonrasında “bir daha asla sabah 6’da kalkmayacağım” diyerek kendi onurlu kaybımı telafi etmeye çalışacağım. Gözlerinizi dört açın, LinkedIn’in oyun dünyasında kaybolmamak için dikkatli olun!

 
                
        
           
                     
                     
                     
                    
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?