Max Payne: Hüsran Hikayesinin Yeniden Doğuşu ve Oyun Severlerin Beklentileri

Max Payne, oyun dünyasının en karizmatik, en karanlık ve en dramadan beslenen kahramanlarından biri. Tek başına bir adam, bir hüsran hikayesi ve sonsuz bir yağmur altında suçlularla savaş… Bu serinin içinde kaybolmak, birçok oyuncu için bir zevk. 2012 yılında çıkan üçüncü oyunla sona erdiği düşünülen bu seride, belki de en büyük gizem, neden daha fazla oyun gelmediği ve bu işin ardındaki karmaşık ilişkiler.

Düşünsenize, neden bu olağanüstü serinin yeni bir oyunla geri dönmediği hakkında milyonlarca spekülasyon var? Herkes, “Max Payne 4 geliyor mu?” diye merak ediyor; ama ortada bir şey yok. Olsa da yine de bazı oyuncular “Neden üçleme bitti?” sorusunu hala soruyor. 2021 Kasım’ında ise, ilk iki oyunun Steam’den kaldırıldığını duyduğumuzda, gözlerimizi devirdik ve onlarla birlikte oyun dünyamızda bir şeylerin ters gittiğini anladık. Ne yazık ki, bu durum ne kadar garip olsa da, belli ki her şey bir yerlerde döngüsel ve karmaşık bir evrenin parçasıydı.

Önceki oyunların satıştan kaldırılmasıyla ilgili, aslında kesin bir neden yok. Ancak, bu durum kesinlikle yeni yapımların hazırlanmakta olduğuna inanmak için bizi az çok heyecanlandırıyor. Yoksa, oyun geliştiriciler, Max Payne’i bir arı kovanı gibi düşünmüş ve “Hey, ne yapalım, bu ikisini saklayalım, bir gün çok önemli olur!” mu demişlerdir? Gözlerimizi dört açmış halde, Max Payne 2’nin tekrar Steam’de satışa sunulduğunu duymak ise bir nevi şenlik havasıydı. 18 TL! Duyduğunuz gibi, bu muazzam fırsat, adeta “hayatımın en iyi tekliflerinden biri” dedirten cinsten.

Bu arada, 10 Ağustos’a kadar %65 indirim sunulduğunu görünce “6 TL’ye bunu almak benim için oldukça mantıklı!” diye düşünmeden edemedim. Artık daha önce oyunu satın almayanlar için, süper bir fırsat var. İkili, üçlü, dörtlü kampanyalar peşinde koşan ürünler içerisinde, Max Payne 2 bir fırtına gibi yeniden ortaya çıkıyor. Tıpkı bir sinema filminde, herkesin “Bitti!” dediği ve kahramanın yeniden sahneye döndüğü o sahne gibi. Düşünmeden geçemiyorum; Max’in bir gün gelerek “Yeniden sahneye dönüş, işte burada!” dediği bir gün belki de gelir. Ama, biz beklemek zorunda mıyız? Kim bilir?

Umarım ki, ilk oyun da en kısa sürede yeniden satışa sunulur. Çünkü biliyorum ki bazı oyuncular, “Ah, o günlerin tadı bir başka! Max’in maceralarını yeniden yaşamak istiyorum!” diye düşüneceklerdir. Max Payne dünyası, bir seferlik değil, her oyunla daha derinleşen çetrefilli bir hüsran hikayesidir. Eğer, her şey gönlünce olursa, yine o kasvetli ama karizmatik kahramanla birlikte yol alacağımız günler gelir. O yüzden “Takipteyiz!” demekten başka çare yok. Umarım fırtınalı günler, oyun dünyasına renk katmaya devam eder!