Nintendo’nun Yeni Modelinde Karaborsa ile Mücadele Stratejileri

Nintendo, Switch’in yeni versiyonu piyasaya çıktığında karaborsanın ruhunu da almayı planladığını açıkladı. Evet, Switch artık sadece oyun konsolu değil, aynı zamanda bir yatırım aracı haline geldi! İşyeri toplantılarında yöneticilerin bu konuda, “Eğer konsol karaborsada satılıyorsa, ya çok beğeniliyor ya da biz bir şeyleri yanlış yapıyoruz!” dediğini hayal ediyorum. Bir yandan devrarik değil, devrim yapmaya çalışan bu firma; diğer yandan oyuncuları güvende tutmak için sahnede bir rock yıldızı edasıyla dolaşıyor.

Nintendo başkanı Shuntaro Furukawa, scalping yani “kara borsa” ile mücadele etmenin tek yolunun, oyuncuları bu duruma düşürmemek olduğunu savunuyor. “Bizim asıl hedefimiz oyuncuların gidip, bir perakende mağazasından konsolu alabilmelerini sağlamak!” diye ekliyor. Yani Furukawa’nın planı, “Oyun oynamaya çalışan garibanı, içi boş bir cüzdanla bırakmamak!” üzerine kurulu. Bu noktada, Nintendo’nun bu konu için alacağı önlemler oldukça önemli. Yıl geçiyor, konsollar hızla bitiyor ama Nintendo hala yeni stock üretmeye çalışıyor. Gerçekten de yeterli sayıda ürün üretebilmek, bu sorunun çözülmesi için anahtardır.

Ayrıca, Furukawa, her bölgedeki durumlara göre farklı stratejiler izleyebileceklerini de belirtiyor. Demek ki sadece Japonya’daki oyuncular için değil, dünya çapındaki oyunseverler için de çözüm arayışında olduklarını gösteriyor. Herkesin Spoiler vermesi kötü bir fikirse, Furukawa’nın bu yaklaşımı oldukça cesur! Yeni konsolun tedarik zincirinde yaşanan yarıiletken sıkıntıları artık geride kaldı. Bunu duyduğumda biraz heyecanlandım, çünkü sonunda PlayStation ve Xbox’ın model evlilikleri arasında Nintendo’nun da yer alacağını anlıyoruz.

Biraz tarih bilgisi vermek gerekirse, geçmişte yarıiletken bileşenlerin tedarikinde ciddi sıkıntılar yaşanmış, bu durum Nintendo’nun yeterli sayıda Switch üretememesine yol açmıştı. Ancak şimdi bu sorun aşıldı. Furukawa’nın ifade ettiğine göre “Yeni model üzerinde herhangi bir bileşen kaynaklı sorunun satışları etkileyeceğini düşünmüyoruz.” diyerek içimizi rahatlattı. Gerçekten de, artık markete gittiğimizde lozenges alır gibi Switch almak güzel olacak. Ama işin komik tarafı, bir yandan talep çok yüksekken, diğer yandan yeterli stoğu oluşturmak için Nintendo’nun saatlerce ter dökmesi gerekebilir!

Sonuçta, Nintendo elindeki yeterli cihazlarla “peynir ekmek gibi satan” bu yeni modelin tanıtımını gerçekleştirmek istiyor. Ama sormadan duramam: Tüm bu çabalarını göz önüne aldığımızda, rakiplerinin bir zamanlar ‘karaborsada satılan lüks öğeler’ listesine girmemesi için fazlasıyla başarılı olabilecekler mi? Yoksa kargaşa tamamen bitmeden herkes cebinden parası olan birer scalper laneti mi olacak? İşte asıl sorular bunlar! Yani, Nintendo’nun “Stok yönetimi sihri” bu sefer işe yarayacak mı, yoksa yarım dönemde eve gidecek misin?