Nors Mitolojisi; tanrıların, devlerin ve fantastik yaratıkların yaşadığı, bir yer altı zenginliğinde kaybolmuş gibi görünen, tam anlamıyla bir eğlence parkı gibidir. Eğer günümüzdeki akıllı telefonlardan haberi olmayan, eski zamanlara ait bir masal okulu bulursanız, orada kesinlikle Nors Mitolojisi dersi işlendiğinden emin olabilirsiniz. Başlar. “Uyanın ev halkı! Bugün, tüm mitolojik varlıkların dersine gireceğiz.” Yani evet, Nors Mitolojisi, diğer pek çok efsanenin yanı sıra kendine özgü karakterleriyle de tüm dünyaya esin kaynağı olmaktadır. Dokuz Diyarlar, görseniz tabiri caizse “açık hava sanat galerisi” gibi, birçok efsaneye göre tanımlanacak renklerle donatılmış, her bir köşesinde farklı hikayeler barındıran bir yer! Ancak, biraz da tuhaf bir şekilde, her köşeye dikkat etmenizde fayda var; zira bir anlık kayıtsızlık, sizi her an bir cüceyle -ya da bir devle- karşı karşıya getirebilir!
Yaratılış, evren ve farklı ırkların buluşma hikayeleri arasında bir kaybolmuşluk hissi var. Gimungagap’ta boş bir alanın olduğunu düşünün; olay tam da burada başlıyor! Güneydeki ateş ile kuzeydeki buzu düşünün, tıpkı bir şarkının melodisi gibi harmonik bir şekilde buluşup, her şeyi ateş, buz ve hikaye dolu bir dünyanın kapılarını açıyor. O kadar çok diyar var ki, hangisinden başlayacağımızı bilemiyoruz! Hadi başlayalım ve neler çıkacak, bakalım dünyamızda durumu nasıl bir cenk sahnesine çeviriyoruz!
- Asgard: Dokuz Diyarlar’ın en tepesindeki bu yer, tanrıların krallığı olarak bilinir. Burada Aesir tanrıları, balkonlarına oturmuş kahvelerini yudumlayarak insanları izliyor olabilirler! Duvar ustası bir dev tarafından inşa edilen, pueblosu bol Asgard’da, Loki’nin getirdiği eğlenceler arasından en komik olanını bile izleyebilirsiniz. Hemen söylenen harika hikayelerdeki ceşitli salonlardan bahsetmeliyiz; Thor’un çekici sanatı kadar güzel bir ortamda Halka Bayramı kutlamak mümkün! Her salon bir hikaye; kim bilir belki orada da bir komedi gecesi var!
- Vanaheim: Tanrılar burada daha sakin bir hayat sürüyor gibiler; doğurganlık ve bolluk tanrılarını görünce insan bir hoş olur. Düşünün, bahçeler ve tarlalar keyif içinde; oturup çay içmek gerçekten çok güzel bir fikirdir, değil mi? Ama tabi ki, bu güllük gülistanlık ortamda Aesir ile savaşlar yaşanmış, herkesin mutu muhla oturdukları yer bir nebze de olsa gelgitlere maruz kalabiliyor.
- Alfheim: Elflerin diyarı; bu cennette ışık elfleri uçarak sağa sola muhteşem gerçeküstü ortamlarda dolaşır. Düşünün, tanrılar burayı Frey’e hediye etmiş; yani aslında burası bir tür ‘elf cenneti’. Sadece bir diş hediyesi olsa da, buranın manzarası gerçek anlamda göz alıcı!
- Midgard: İnsanların yaşadığı yer; aslında Nors mitolojisini anlamak için buradan başlamak gerektiğini söylemlere katılmak gerek. Orta Dünya, tabiri caizse Nors mitolojisinin kalbi! Düşünsenize, devlerin kollarını uzattığı yer; tam karşısında tanrıların ihtişamı! Bifrost Köprüsü, buradaki insanlar için, “Hadi, tanrılara katılmaya gidelim!” diye bağırmadan gidebilecekleri bir yol!
- Jotunheim: Burada devlerin krallığı var; cücelerin ‘siri’ gibi -gizlilikte ya da görünmemekte ustalar-. Düşünsenize, Thor’un devlerle girdiği kocaman bir savaş; gürleyen seslerin arkasında kaybolmuş hissetme anı! Karşıya geçmek neredeyse imkansıza yakın, cüce olamadığınız için burada sizi gerçekten çok zorlayabilir.
- Svartalfheim: Karanlık elflerin diyarı! Burada çokça sır var; cüceler ve kara elfler arasında biraz karmaşa yaşanıyor haliyle. En zanaatkar yaratıkları burada bulabilirsiniz; Sonsuz cümleler gibi, değerli her şey burada üretilebiliyor.
- Muspellheim: Ateşin diyarı, tam bir sıcaklık cenneti; ateş devi Surt, burada yönetim görevi üstlenmiş! Sıcak havalar, ama ‘kook’ olmayan; çünkü dünyanın oluşumuna neden olan ilk savaş burada yaşanmış!’ Herkes bahar geldi derken, burası bahara dönüşebilir!
- Niflheim: Soğuk bir diyar; sanki içinde elden ayaktan düşmüş bazı eski yaratıklar varmış gibi. Zaman zaman derin uykulara dalarken, Sis ve soğuk başlarına dert! Düşünsenize, bu soğukta güneş gözlüğü takmak ne kadar ilginç olurdu! Gölgelik bir alan ama tehlikeli bir soğuk da var; karla kaplı diyorlar…
- Helheim: Ölüler diyarı! Hel’in krallığında, yaşam sona eriyor ama hayat komik hikayeler ve alaylarla dolu! Çıkabilmek neredeyse imkansız; burası dağ gibi engin. Belki burada ölmek, insanların birbirleriyle daha fazla muhabbet kurabilmelerine yardımcı olacak bir yoldu!
Unutmayın; her bir diyar, masallarla dolu ve tüm dünyalara dair bir hikaye saklıyor. Burası sadece hayal gücünün derinliklerine uyan mavi bir deniz değil; tam aksine, çok eğlenceli bir deneyim!
Gelin, bu mitolojik parkta daha fazla gezelim! Daha başka neler göreceğiz? Kıyamet vakti ne zaman gelecek? Birçok kahraman ve serüven bekliyor; sıradaki hikayede hangi dev başrol oynayacak, merak içindeyiz. Nors Mitolojisi’nin renkli dünyasına hoş geldiniz!