Pandemi süreci, sinema dünyasını sanki bir film senaryosunun en kötü yerinde bırakmış gibi. Salonlar kapandı, filmler rafa kalktı ve bizler evlerimizde “Hadi ama, en azından bir Netflix dizisi izleyelim” diye yıprandık. Sinema salonlarına gidebilme hayalleri, birer birer; “Hadi biraz daha bekleyelim, belki yakında…” diye kayboldu. Herkes evinde otururken, sinema sektörü büyük bir belirsizlik içinde kıvranmaya başladı. Kim bilir, belki de sinema salonları, bir gün sadece nostaljik mekanlar olarak anılacak. Yani, bir zamanlar gişe rekorları kıran filmlerin o muhteşem salonlarında, sadece geçmişe özlemle bakacağız.
Bu belirsizlik içinde, işlerin nasıl döneceği büyük bir merak konusu. Sinemaların kapalı olduğu dönemde, filmlerin dijital platformlara kayması, sektörün geleceğini oldukça ilginç bir hale getirdi. Bu durum, pek çok yapımcı ve stüdyo için “Yardım, nerede bu gişe gelirleri?” sorusunu akıllara getirdi. Hatta bazıları, gişe gelirlerinin yerini “Online izlenme sayıları” alacak diye düşünmeye başladı. İşte bu noktada, DC/WB ortaklığının son bombası Wonder Woman 1984 devreye giriyor. Film, Amerika hariç tüm dünyada 16 Aralık’da vizyona girecek, ve ardından 25 Aralık’ta HBO Max üzerinden izleyicilere sunulacak. Yani, artık evimizde popkornlarımızla koltuklarımızda uzanarak, kahve ya da çayımızla filmi izleyebileceğiz! Kısaca, sinema salonu deneyiminin evdeki versiyonuyla tanışacağız.
Tabii ki, Amerika’da bazı salonlar açık ama halkın sinema izlemeye gitme konusundaki çekinceleri hâlâ devam ediyor. İnsanlar, “Karantinada izlediğimiz filmler yeter, bir daha neden dışarı çıkalım ki?” düşüncesindeler. Bu yüzden, Warner Bros. da sinema filmlerinin geleceği için farklı bir yol haritası çiziyor. Bunu yaparken, aynı zamanda film ekibini üzmemek ve maksimum kazanç elde etmek için oldukça akıllıca bir adım atmış olabilir. Sinema salonları, adeta birer zaman kapsülü gibi, geçmişte kalmış birer nostalji unsuru olarak kalabilir. Film yapımcıları da, “Evde film izlemek daha konforlu!” diyerek yeni bir çağın kapılarını aralayabilir. Düşünsenize, Marvel Sinematik Evreni de bu trende uyarsa, film izlemek için dışarı çıkmanın gereği kalmayacak, evimizin rahatlığında tüm filmlere bir tık uzaklıkta olacağız!
Filmde bizi nelerin beklediği hakkında bazı detaylar da var. Örneğin, Wonder Woman 1984 filminde Amazon Olimpiyatları’nın görsel şölenini izleme şansına sahip olacağız. Burada, sadece Diana Prince’in mücadelesi değil, aynı zamanda Amazonlar’ın efsanevi spor yetenekleri de ön plana çıkacak. Filmin fragmanında ise Cheetah karakterinin dönüşümü gözler önüne seriliyor. Yani, bir kahramanın düşmanı olmak için ne kadar çaba gösterebileceğini göreceğiz. Cheetah, “Kedi gibi yedi canım var!” diyerek izleyicilere unutulmaz anlar yaşatmayı hedefliyor.
İşin ilginç yanı, filmin yönetmeni Patty Jenkins de bu durumu olumlu karşılıyor. “Hem filmimizi hem de hayranlarımızı çok seviyoruz. Umuyorum ki bizim filmimiz bu tatil zamanına biraz eğlence getirmeyi başarır.” açıklamasıyla, hem film ekibine hem de izleyicilere moral vermeye çalışıyor. Yani, sinema tarihi açısından oldukça değişik bir süreçle karşı karşıyayız. Wonder Woman 1984 ile başlayan bu yolculuk, acaba Black Widow ve diğer büyük yapımlarla devam edecek mi? Yoksa sinemalar, gelecekte sadece sahne arkasında kalan bir anı mı olacak? İşte bu sorular, sinema severlerin kafasını kurcalarken, biz de popcornlarımızı hazırlayıp, bu eğlenceli yolculuğun tadını çıkaralım!
- Wonder Woman 1984 Filminde Amazon Olimpiyatlarını Göreceğiz!
- Wonder Woman 1984 Fragmanı, Cheetah’ın Dönüşümünü De Gösteriyor