Pine: A Story of Loss – Kederin Duygusal Yolculuğu

Bilmiyorum daha önce duydun mu ama Pine: A Story of Loss adlı oyunun duygusal bir roller coaster’a yol açma potansiyeli var. Bu oyun, birkaç ay önce Fellow Traveller tarafından duyurulmuştu ve ben de hemen merakla doldum. Steam Next Fest’te deneme imkânı buldum ve demosunu oynadıktan sonra kendime bir not bıraktım: “Bu oyunu takip et!” Efendim, kısacası 2 gün sonra, yani 13 Aralık’ta pencerenin önüne oturup bakacağımız bir oyun geliyor. Herkesin gözleri aslında New York merkezli Made Up Games’in bu ilk oyunu üzerinde olacak. Fragmanı izlemeye gidince, şimdiden içimde bir merak başladı. İşte o fragman:

Şimdi gelelim oyunun konusu üzerine. İsim zaten bir ipucu veriyor: Kaybetmek, kaybolmak, gözyaşı dökmek… Geliştiricinin tanımına göre, “kederiyle boğuşan yaslı bir marangozun duygusal hikayesini anlatan, tek kişilik, sözsüz bir oyun.” Şimdi, bu tam olarak ne demek? Eğer sadece duygusal beyin jimnastiği hayal ediyorsanız, yanılıyorsunuz! Bu oyunda en azından alatürka ayakkabı takımı ile bir kayıkla gözyaşlarının denizinde yüzmek zorunda kalabiliriz.

Aslında bu çalışmanın arkasında Tom Booth var. Kendisi, tanıdık bir isim gibi gelebilir çünkü hem profesyonel bir illüstratör hem de çocuk kitabı yazarı. Dreamworks ve Nickelodeon gibi devlerle çalışmış birisi olarak, hikayesini oyun haline getirmek için programcı arkadaşı Najati Imam ile bir araya gelmiş. Yani, sonuçta kederin nasıl olduğu hakkında bir ellerini taşın altına sokmuşlar. Sonuç olarak, sevdiklerini kaybedenlere hitap eden bir oyun ortaya çıktı. Ve bu, sevdiklerimizi kaybetmenin mesafesi hakkında doğru bir yolculuk olabilir. Ancak kim bilir, belki de o üzgün marangoz illüstrasyonu, binlerce insanın üzüntüsüne bir yol açar!

Oyun fikrinin doğuşunu etkileyen unsurlardan biri de Tom Booth‘un o meşhur üzgün marangoz illüstrasyonunun viral hale gelmesi. Yani, sosyal medyada bir anda herkesin gözdesi haline gelmiş bir çalışma. Duyguların, kaybın ve duygusal salına salına kayaya vurmaya hazır bir kayık gibi hareket ettiği bu oyunda, bakalım nelerle karşılaşacağız?

Sonuç olarak, Pine: A Story of Loss, kederli bir yolculuk sunmaya hazırlanıyor ve belki de bu serüven, birçok kişinin acısını paylaşıp hafifletme amacı güdüyor. Ama dikkat! Gözyaşınızı silin, çünkü bu oyunda o kadar duygusal an var ki, marangoza yalnızca “yaşasta yapıyorsun!” diye bağırmak isteyebilirsiniz. 13 Aralık’ta buluşmak üzere, sabırsızlıkla bekliyorum. Haydi bakalım, kim bilir belki de bu oyun kalplerimize dokunabilecek bir ortam yaratır!