Redfall’un çıkış tarihine yaklaşık olarak bir ay kaldı ve her geçen gün, oyunseverlerin heyecanı bir kat daha artıyor. Arkane Studios’un yıllar boyunca sunduğu kaliteli oyunların ardından, bu sefer karşımıza farklı bir konseptle çıkacağı anlaşılıyor. Peki, bu radikal değişiklik iyi bir sürpriz mi, yoksa bir fiyasko mu olacak? Neler yaşanacağını tahmin etmek zor, ama kesin olan bir şey var ki, önümüzdeki ay bu soruların cevaplarını öğrenmiş olacağız!
Tanıtımlar da hız kesmeden devam ediyor. Redfall’un bu seferki karakter tanıtımında ilk olarak karşımıza çıkan isim Layla Ellison. Kendisini ilk tanıdığımızda, klasik bir genç kız profili çiziyor; biyomedikal mühendisliği okuyor, Aevum araştırma merkezinde staj yapıyor ve genel olarak kendi halinde bir hayat sürüyor. Ama heyecan verici olan; bu ‘kendi halinde’ takılan kızımızın, şemsiyesini bir silah gibi kullanıp süper güçler kazanması! Evet, yanlış duymadınız, Layla bu duruma gayet hakim ve ‘telekinetik’ güçleriyle karşısına çıkan zor durumları bir süper kahraman gibi aşmayı başarıyor. Bu duruma bakarken şu an aklımızdan geçen cümle: “Benim şu an bir telekinetik gücüm olsaydı, en azından iş yerinde sıkıldığım anlarda kağıtları havaya kaldırarak eğlenebilirdim!”
Layla’nın hikayesini daha derinlemesine incelerken, birlikte sinemaya gittiği arkadaşı Jason’ın başına gelenler oldukça merak uyandırıyor. Jason’a neler olduğuna dair sorduğumuzda, “spoiler” yanıtını almak, onu da oyunun bir parçası olarak göreceğimiz anlamına geliyor. Ama bakalım bu Jason kimdir? Kadeh’i devirmeden Layla’nın yanında durabilecek mi? Belki de başka bir süper gücü olan bir karakterle karşılaşacağız! Senarist arkadaşların, konuyu çok daha ilginç hale getirmek için ‘spoiler’ dememiş olsalar çok daha memnun kalırdım, ama ne yapalım, gizem yerinde kalmalı!
Redfall’un çıkış tarihini 2 Mayıs olarak belirlemek, bizim gibi oyuncuları daha da heyecanlandırıyor. Arkane, geçmişte pek çok başarılı projeye imza attı; ama bu seferki performansının nasıl olacağı konusunda kesin bir şey söylemek zor. Yine de merakla bekliyoruz! İçimizi kemiren soru ise, “Acaba bu sefer ki deneyim, ağzımızda bırakacakları bir tat mı, yoksa gözlerimizi devirip gideceğimiz bir karmaşa mı olacak?” Önümüzdeki ay, oyunseverler olarak hepsinin cevabını bulacağız.
İşin komik tarafı, oyun hakkında o kadar çok şey öğreniyoruz ki, bazı şeylerin belirsizlikte kalması bile eğlenceli bir hale geliyor. Umut ediyoruz ki, Layla sadece sinemaya giderken başına gelen “şeyler” ile kalmaz, oyunun finalinde büyük bir başarıya imza atar ve biz de onun hikayesini kinaye yaparak anlatmaya devam ederiz. Fakat bir gerçekte ortada; Arkane’in projelerindeki tahmin edilemez sürprizler verdiği veya sunduğu hikayelerde beklenmediğimiz dönüşler yaşadığı bir dönemden geçiyoruz. Bakalım, 2 Mayıs’ta hep birlikte bu durumları nasıl karşılayacağız!