Redfall: Vampir Avı ile Dolu Yeni Bir Macera Bekliyor
Karanlıkta asla yalnız değilsiniz! Redfall'da vampir avına çıkmak, bir mizah macerası kadar eğlenceli! Korkunç olmanın sınırlarını zorlayın!
5 saat önce

Arkane Studios, oyun dünyasında adeta bir efsane haline gelmiş durumda! Yıllar içinde çıkardıkları eserlerle oyuncuların kalbini fethetmeyi başardılar. Şimdi ise merakla beklenen yeni projeleri Redfall, bizlere doğru yola çıkmayı bekliyor. İçten içe duyduğumuz heyecan ve sabırsızlık, gerçekten tartışılmaz bir seviyede. Kendi adıma Redfall’ın sürükleyici fragmanını izlerken, “Bu sefer biraz daha dikkatli olmalıyım; yoksa yine kolları sıvıyorum!” diye düşündüm. Neyse ki 1.5 ay gibi bir süre kaldı, bakalım bekleyişimiz nasıl bir sürprizle sonuçlanacak!
Yeni fragman, *Redfall*’ın büyüleyici dünyasına ve elbette ki karanlık(!) atmosferine hızlı bir giriş yapmamızı sağlıyor. İzlerken kendimi sanki bir vampir avcısıymışım gibi hissettim. Ama dikkat! Yetişkinler için basit bir gece gezmesi değil, şu koca adada başımıza ne işler açabiliriz hiç belli değil. Bir vampir ordusu, mutlu mesut yaşarken insanların kanını içmeyi tercih ederken, biz ise etrafta koşup vampirleri öldürmeye çalışıyoruz. “Biraz boş bulduğumda Zombi Avına devam edelim” dedim, ama vampirler aklımda pek kalmadı!
Özellikle Redfall’ın eğlenceli ve heyecan dolu yapısı dikkat çekiyor. Aynı zamanda bu oyunda, kahramanlarımız Devinder Crousley, Layla Ellison, Remi De La Rosa ve Jacob Boyer gibi farklı yeteneklere sahip karakterlerle karşılaşacağız. Kim bilir belki de aralarından bir tanesi tam da benim kan terimi harcamama gerek kalmaksızın vampirleri vuracak! Bu karakterlerin her birinin kendine has becerileri olduğundan, işlerin nasıl gideceği konusunda kesin bir tahminde bulunmak zor. Vampir avına giden bir grup insanın nasıl bir kaosa yol açabileceğini bir düşünün, iyi olur sanki!
Şunu unutmamak gerekiyor; Redfall sadece vampirlerle değil, onların çılgınca bağlı olduğu müritleriyle de savaşmaya bizi zorluyor. Artık “Evde oturmak iyi, ama enerjimi vampirlerle harcamam lazım!” diye düşünmeye başladım. Bu müritler, vampirlerin yanında kendi küçük sosyal gruplarını oluşturmuş durumda. Belki de bu, bir büyük “Benim benden başka dostum yok” kulübü. Ne de olsa ısırıldığında yalnız kalınca anlaşılıyor değil mi?
Oyun 2 Mayıs’ta bizlerle buluşacak ve bu bekleyiş sanki sonsuz bir yolculuk gibi geçiyor. Nihayetinde, her yeni oyunun getirdiği yenilikleri ve eğlenceyi merak ederken, Redfall’ın da yarattığı atmosferin beni nasıl etkilediğini görmek için sabırsızlanıyorum. Kahramanlarımız ve onların özellikleri ile birlikte, bu maceraya adım atmanın getirdiği heyecanı düşündükçe gülümsüyorum. Herkesin sevgiyle beklediği bu yapım, bakalım bizi yine ne tür sürprizlerle karşılayacak! Şöyle bir hayal ediyorum, uzaktan bir vampir görsem “Ah, işte orada!” diye bağırıp koşmaya başladığım anlarımda, kalbimin hızla çarptığını hissetmek gerçekten eğlenceli olacak.
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?