Şuanda PlayStation dünyasının en tanınmış isimlerinden biri olan Shuhei Yoshida, 31 yıllık bir serüvenin sonuna yaklaşmış gibi görünüyor. Bütün bu süre zarfında, sadece bir oyun yöneticisi değil; aynı zamanda bir oyun meraklısı olarak da başarılı bir kariyer inşa etti. Sonuçta, 31 yıl boyunca bir sektörde yer almak, hemen hemen bir ürünün her bir sürümünü çıkarmakla eşdeğerdir! Bir süre sonra “Bir daha ne çıkabilir ki?” demeye başlayabilirsiniz. Ama bu adam nelerle oynadı, nelerle oynatmadı ki! Belki de son oyunu oynadıktan sonra sokakta ‘Bundan sonra ne yapacağım?’ diye düşünüyordur.
Geçtiğimiz günlerde, Yoshida artık bu yolculuğun sonuna geldiğini belirtti ve 15 Ocak 2025’te PlayStation’dan ayrılacağını duyurdu. Yani kısacası, o dönüm noktasına doğru ilerliyor gibi gözüküyor. Ama merak etmeyin, bu sadece ‘hadi ben gidiyorum’ der gibi bir ayrılık değil. O, oyun sektöründen de kopmuyor; tabiri caizse “ben gitmiyorum, sadece odanın diğer köşesine geçiyorum” diyebiliriz. Gelecek için planları olduğunu duyurdu ama ayrılış sebebine dair pek bir şey söylemedi. Muhtemelen uzun zamandır “Yalnız yürümek istiyorum, beni takip etmeyin!” dedikten sonra kendi yolculuğuna çıkacak.
Hatta 30. yılı dolayında “Artık hayatıma farklı biçimde devam etmemin zamanı geldi” gibi havalı bir cümle sarf etti. Gördüğünüz gibi, bir yandan nostaljik bir bağlılıkken diğer yandan yeni serüvenler arayışında! Belki de bir gün bir şef olarak karşımıza çıkacak ve “Merhaba arkadaşlar, bugünkü tarifim PlayStation’un en sevdiğim oyunlarında gizli malzemelerden oluşan bir pasta!” diyecek. Kim bilir?
Yoshida, oyun dünyasındaki bu uzun yolculuğuna dair bazı anılarını PlayStation Podcast’te paylaştı. Bu sohbetler eğlenceli olduğu kadar duygusal da oldu. Kendisi her bir PlayStation neslinden en sevdiği oyunları açıkladı. Bu oyunlar şunlar:
- PS1 – Ape Escape
- PS2 – God of War
- PSP – PixelJunk Monsters Deluxe
- PS3 – Journey
- PS Vita – Sound Shapes
- PS4 – Bloodborne
- PSVR – Astro Bot Rescue Mission
- PS5 – Returnal
- PSVR2 – Synapse
Bence bu tercihleri, onun aslında ne kadar eğlenceli bir kişilik olduğunu gösteriyor! İnsan bu kadar çok güzel oyundan nasıl bir seçim yapabilir ki? Ancak sérioz bir bakış açısıyla bakacak olursak, bu adam yıllarca bu işin içinde bulundu ve seve seve her birini oynamış olmalı. Eğer bizim gibi sıradan bir oyuncu olsaydı, büyük ihtimalle “ben de iki sayı alıp bir bütün yapmaya çalışırım” diyerek bırakabilirdi. Ancak o, en azından oyunlarını bıraktığında “ben de çok eğlendim” diyerek ayrılıyor. Gerçek bir PlayStation efsanesi, bir kahraman, bir oyun tutkunu olarak anılmaya devam edecek.