Slay the Spire, oyun dünyasında adeta bir fırtına gibi esti ve geliştiricisi Mega Crit’in kasasına ciddi manada para doldurdu. Yani bu, bir tür video oyun endüstrisinin “büyük çiftlik açtığı” anıydı. Elbette ki bu başarının peşinden gelen geleneksel “Ne yapalım şimdi?” sorusu, ekibi hemen yeni bir oyun üzerinde çalışmaya itmiş durumda. Ama burası işin komedi kısmı; ekip, “Slay the Spire 2” yapıp yapmamaya karar verebilmek için sadece bir yazı tura atışı yapmaya karar verdi! Gerçekten de, burada yapılan karar verme süreci, çoğu oyuncunun oynadığı oyunlardaki şansa denk düşüyor.
Mega Crit’in kurucu ortağı olan Anthony Giovannetti, çok yakın bir zamanda PC Gamer ekip üyeleriyle bir görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşmede, geliştirme sürecinin nasıl başladığına dair bazı detaylara değindi. Öncelikle ekip, ilk aşamada ufak bir prototip tasarlamış. Ve öyle gözüküyor ki bu küçük proje, zamanla büyüyerek bir canavara dönüşmüş. Çünkü, ekibin kafasında birçok farklı şey dönmeye başlamış. “Slay the Spire 2 mi yoksa tamamen yeni ve bağımsız bir proje mi?” gibi hayati bir soruya yanıt aramaya başlamışlar. Ancak, bu kritik sorunun yanıtı, maalesef çok da derin düşüncelerle değil, bir yazı tura atışıyla belirlendi. Hepimiz biliyoruz ki, oyun dünyasında karar verme süreçleri genelde ciddiyetle değil, eğlence ile geçiyor!
Bütün bu yazı tura olayında RNG tanrısı devreye girmiş. Anlaşılan, bu tanrının kararları oyunlarda her zaman merak uyandırıcı olmuştur. Yani, hiç kimse “RNG tanrısı bana bu projeyi gösterdi” dedikten sonra, “Geri dönüp normal bir karar vermeli miyiz?” gibi bir soruya yanıt veremez. Bu yüzden ekip, Discord üzerinden bu kritik yazı tura atışını gerçekleştirerek bir nevi “Bakalım şans ne diyor?” mantığıyla hareket etmiş. Sonuç olarak, RNG tanrısı bu prototipin devam oyunu olması gerektiğini belirlemiş. Anlayacağınız, kısaca ellerini masaya vura vura hemen işe koyulmuşlar! Ya da böyle olması gerektiğini düşünüyorlar, her neyse.
Slay the Spire 2’nin serüveni de burada bitmiyor. Normal şartlar altında oyuncular bu yeni oyunu 2025 yılında alacaklardı. Ancak, tabii ki geliştiricilerimizin “az bir ertelemeye” de ihtiyacı varmış gibi görünüyor. Bu yüzden oyun, bir başka istikamet olan 2026’nın Mart ayına ertelendi. Ve onlar da şanslarını iyice artırmak için, “Mart ayında herhangi bir Perşembe günü” çıkış yapacağına söz vermişler. Yani anlaşılan o ki, gün belirlemek bir hayli zor ve ekibin bu konuda herhangi bir kesinliğe varamadığı açık! Ama merak etmeyin, erken erişim döneminde oyun açıldığında, herkes açısından bu belirsizlik komik bir hale dönüşebilir.
Oyunların geliştirilmesi, sadece mühendislik zekası değil, aynı zamanda eğlenceli bir süreç. Sonuçta, biz oyuncular olarak her zaman eğlenceli tarafı göz önünde bulunduruyoruz. Bekleyeceğiz, izleyeceğiz ve umarız ki bu süreçte biraz daha şanslı oluruz. Unutmayın, belki de bir sonraki yazı tura atışında, belki bizler de RPG tanrısına sözlerimizi dinlettirebiliriz! O yüzden dikkat edin, ileride “Slay the Spire 3” hakkında bir yazı tura daha yapma ihtimali doğabilir; kim bilir?