XBOX ve Bethesda Games Showcase, gökyüzünde parlayan bir yıldız gibi süzülürken, kapaklı cüzdanların hırsla açılmasını sağlayan bir diğer halkayı, Starfield’ı tanıttı. Todd Howard sahneye çıktığında, halk arasında “Aman Tanrım, bu neyin nesi?” diye fısıldayanların sayısı bir hayli fazlaydı. Oyun dünyası, bir avuç tecrübeliden, “Hiçbir oyun bu kadar büyük olamaz!” diyenlere kadar geniş bir yelpazeye yayıldı. Kimileri, oyun içi diyalogların birinci şahıs portreler eşliğinde sunulmasını talihsiz buldu ve “Bu işte bir tuhaflık var!” dedi. Diğerleri de Todd’un biraz pilotluk yapmayı unuttuğunu düşünenler arasındaydı. Kısacası, ortaya çıkan tartışmalar, oyun dünyasında bir belirsizlik yaratmakla kalmayıp, aynı zamanda eğlenceli bir mizah anlayışına yol açtı.
Starfield’ın ilk oynanış videosunu izlemek, bir anda Uzay Yolu’na gitmiş gibi hissettirdi, ancak elbette bu yolculuk sıradan bir tatile benzemeyecek! Oyunu inceleyenler, gezegenlerin keşfi, uzay gemisi özelleştirmesi, üs inşası gibi konularla karşılaşıp; “Evet, işte bu!” dedikleri yerleri gördü. Bu sırada Kreet ayına gelindiğinde, “No Man’s Sky”ın tatlı hatıralarını da hatırlamadan edemediler. Yani, evet, bu uzay serüveninin bir nebze daha önceki oyunlarla örtüştüğü söylenebilir, ama Todd ve ekibi, sıkı bir rekabet içinde olduğunu hiç unutmuyor gibi görünüyor.
Oyun, sadece görsellik değil, içerik açısından da zengin. Üs inşa etme ve bu üsleri ekibimizle doldurma olanağı, giderek daha fazla RPG hayranını kendine çekerken, uzay gemilerini tasarlamak ve pilotluk yapmak ise başka bir hazın kapısını araladı. Gerçekten böyle bir oyun düşünüldüğünde, hayal gücümüzün ötesine geçebilecek bir senaryo ile karşı karşıya kalıyoruz. Zira, uzayda kendi gemimizde uçmak ve it dalaşı yapmak, bizi Star Wars filmlerinin içindeymişiz gibi hissettirecek!
Todd Howard’ın oyunun büyüklüğünü gözler önüne sermek için kullandığı evren haritası, durumu daha da dramatik hale getirdi. Oyun, birbirinden farklı 1.000’den fazla gezegen ile dolup taşıyor! Yani, bir gün uzayda kaybolmuş bir şekilde bulursanız, bunu Starfield yüzünden olduğuna bağlamaktan başka çareniz kalmayacak. Belki de bu gezegenlerden birinde, tanıdık bir yüzle karşılaşma şansı bile olabilir, kim bilir?
Son olarak, Starfield’ın çıkış tarihi 2023 yılına ertelendi demek, bu bilgiyi öğrendiğinizde içinizde bir hüzün dalgası hissetmenize neden olabilir. Ama beklemek, bazen en tatlı heyecanı doğurur. Çünkü bu devasa uzay macerasında yer almak, belki de hayatınızın en iyi yatırımına dönüşecek. O yüzden cüzdanlarınızı şimdiden hazırlayın, çünkü bu yolculuk tamirci gerektirebilir!