System Shock 2: Klasik Bir Remaster’ın Yeniden Doğuşu

System Shock 2, klasik bir remaster ile yeniden doğuyor. Geliştirilmiş grafikler ve yenilikçi oynanış ile bu efsaneye geri dönün!

admin

Ken Levine denilince, kuşkusuz çoğunuzun aklına BioShock serisi geliyordur. Ancak, özellikle WASD tuşları ile oyun oynamayı sevenler, onun adını “Shock” olan başka bir oyundan hatırlamayı tercih ediyor olabilirler. Bu bağlamda, Irrational Games’in ilk oyunu olan System Shock 2 hakkında konuşacağız. Neredeyse her “en iyi” listesinde yer alan bu eser, aynı zamanda tarihin en etkileyici “immersive sim” oyunları arasında da kabul edilmektedir. Fakat Thief ve Deus Ex gibi dönemin efsanevi yapıtlarını günümüzde oynamak gitgide zorlaşıyor. Çözünürlük sorunları, düşük poligonlu grafikler ve uyumsuz işletim sistemleri nedeniyle, çeşitli yamalar ve modlar yüklemek zorunda kalabiliyoruz. Ancak, tüm bu zorlukların üstesinden gelmek için “remaster” uzmanı Nightdive Studios bir kez daha yardımımıza koştu ve System Shock Remake’in ardından serinin ikinci oyunu da tekrar bizlerle buluşturdu.

Efendin Geri Döndü, Böcek!

System Shock 2, ilk oyunun sona erdiği yerden tam 42 yıl sonrasını konu alıyor. TriOptimum şirketinin örtbas çabalarına rağmen, SHODAN’ın yol açtığı katliamlar gün yüzüne çıkmış ve dünya üzerindeki yetkililer YZ geliştirmelerini durdurma kararı almıştır. İflas eden şirket, el değiştirerek yeni yönetim altında ışık hızıyla seyahat konusuna yoğunlaşmıştır. Araştırmalar sonunda, Von Braun ismi verilen uzay gemisini uzaya göndermeye karar vermişlerdir. Geminin işleyişi ise, SHODAN’dan sonra geliştirilen ve güvenlik amacıyla çeşitli arka kapılar içeren XERXES adlı yapay zekâya emanet edilmiştir.

Oyunun başlangıcında, üç kariyer seçeneğinden birini belirliyoruz: Marine (asker), Navy (hacker) veya OSA (psişik). Birkaç eğitim görevini tamamladıktan sonra, iki yıl boyunca ordu hizmetini üstlenmiş gibi hissediyoruz ve seçtiğimiz role göre çeşitli yeteneklerimizde (silah kullanma, tamir, güç, hız vb.) puan artışı yaşıyoruz. Nihayetinde, Von Braun’ın ilk yolculuğuna katılacak talihli (!) mürettebatın bir parçası oluyoruz. Ondan sonrası ise karanlık bir macera… Beş ay sonra, hafızamızı kaybetmiş bir halde bir kriyopodda gözlerimizi açıyoruz ve gemideki herkesin uzaylı bir tehdit tarafından vahşice öldürüldüğünü fark ediyoruz. Üstelik, geminin bilgisayarı XERXES de kontrolden çıkmış durumda ve tüm güvenlik sistemleri (lazerler, otomatik silahlar, robotlar) insanlara saldırı düzenlemekte. Kısa sürede, Dr. Polito adında bir kadın telsizle bizimle irtibat kurarak bu felaketi durdurmak üzere kendimizi özel bir implant ile güçlendirdiğini iletmekte. Anlayacağınız, iş başa düşmüş durumda…

Yılların İzleri

System Shock 2’yi daha önce oynamış olanlar muhtemelen benim anlattıklarımı iyi hatırlayacaklardır. Oyun, beklediğiniz şekilde, geçmişteki deneyiminiz ile hemen hemen aynı. Tek fark, daha yüksek çözünürlük, daha iyi kaplamalar, geliştirilmiş kontrol mekanizmaları (geri gitmek için X tuşuna basmayı geride bırakan), yenilenmiş ara sahneler, kontrolcü desteği ve yeni karakter ile silah tasarımlarıdır. 144 FPS’de çalışması ve daha önceleri düzgün çalışmayan co-op desteğini, bu sefer sorunsuz bir şekilde sunması da önemli bir avantaj.

Oynanış mekaniği, hikaye ve seslendirme konuları ise, hangi etkileşimde bulunduysanız aynen öyle devam ediyor. Zira bu, bir remake değil, bir remaster… Bu yüzden System Shock Remake’i oynayıp benzer bir deneyim yaşamak isterseniz, hayal kırıklığına uğramanız muhtemel. Nihayetinde, bu oyundan yalnızca bir yıl önce Half-Life ve Thief çıkmış, bir yıl sonra da Deus Ex ortaya çıkmış. Dolayısıyla, her ne kadar cilalanmış olsa da, oyunun yaşı kendini fila olarak hissettirmekte. Özellikle çatışma mekaniklerinde bu durumu hissedebilirsiniz. Eğer bu oyunu ilk kez oynayacaksanız, yakın dövüş sahnelerinde düşmanların hantal hareketleri ve vuruş hissiyatındaki kısıklık sizi biraz hayal kırıklığına uğratabilir, bunu göz önünde bulundurun.

Ayrıca, BioShock’un temelinin nereye dayandığını görmek isteyenler için bu remaster eşsiz bir fırsat sunmaktadır. İki oyun arasındaki benzerlikler dikkat çekici. Psikolojik güçler ve plazmidler, hacklenebilir taretler ve otomattan, yeniden doğumun gerçekleştiği odalar, ses kayıtları ve hayal görüntüleri ile aktarılan hikaye, aklını kaybetmiş düşmanlar… Ve elbette karmaşık bir senaryo.

Teknik olarak etkileyici bir remaster ile karşı karşıyayız. Ana menüdeki küçük takılmalar dışında, oyun süresince herhangi bir hata ile karşılaşmadım. Kısacası, ister serinin fanatik bir takipçisi, ister bu kült klasikle ilk kez tanışacak birisi olun, günümüzde System Shock 2’yi oynamanın en iyi yolu kesinlikle bu remaster sürümüdür.

İlgili Gönderiler

Exit mobile version