Yılın en merakla beklenen oyunlarından biri olan The Last of Us Part II için inceleme ambargosu nihayet kalktı! Bu da demek oluyor ki, bir yandan inceleme puanları fışkırmaya başladı; diğer yandan, oyuncuların sabırsızlıkla beklediği o an geldi çattı. Hemen hemen herkesin aklında şu soru var: “Acaba bu oyun, bir geçiş dönemi oyunu mu yoksa gerçekten her anında kalp krizi geçireceğimiz bir yapım mı?” İşte bu sorunun yanıtını bulmak için inceleme puanlarına bir göz atmakta fayda var. Şu an itibarıyla Opencritic’te 76 incelemenin ortalaması 95 olarak belirlenmişken, Metacritic’teki ortalama ise 96 puana ulaşmış durumda. Bravo Naughty Dog, bu sefer de kalbimizi fethetmeyi başardın!
Peki, bu kadar yüksek puanlar ne anlama geliyor? Elbette ki herkesin “Ahh, bu oyun ne kadar güzel!” diye haykıracağı anlamına geliyor. İncelemeleri yapan yazarların bazıları, oyunu o kadar övmüş ki, sanki bir aşk mektubu yazıyorlarmış gibi hissettim. Örneğin, IGN incelemesinde 10/10 puan vermiş, “Bu oyun o kadar iyi ki, oynarken gözyaşlarımı silmek için peçete almayı unuttum!” demiş. Bunu duyduktan sonra bir peçete stoku yapmam gerektiğini düşündüm.
- GamesRadar+ – 5/5: “Eğer bir oyun bu kadar sürükleyici olabilirse, o zaman Netflix izlemekten vazgeçmemiz gerekecek!”
- Game Informer – 10/10: “Bir oyun nasıl bu kadar derin bir hikaye sunabilir? Sanki Shakespears’ı yeniden doğmuş gibi hissettim!”
- VG247 – 5/5: “Oynarken kendimi Ellie gibi hissettim. Fakat bir sorunum var; ben asla bu kadar cesur olamam!”
- God is a Geek – 10/10: “Bu oyunun müzikleri resmen ruhumu okşadı. Sanki bir konser dinliyormuşum gibi!”
Ve tabii ki bu incelemelerde sadece puanlar değil, aynı zamanda eleştirmenlerin oyun hakkında yazdıkları da oldukça dikkat çekici. Hobby Consolas 99/100 puan verirken, “Oyun o kadar etkileyici ki, biterken ben de bittiğimi hissettim!” demiş. Eğer bu oyun, bir aşkı bitiren o beklenmedik telefon görüşmesi gibi olursa, yalnız kalmaktan korkuyorum!
İpek’in de incelemesinde 9.5 puan verdiği bu oyun, bakalım oyuncuların tepkilerini nasıl etkileyecek? Sosyal medya üzerinde “Superman gibi hissediyorum, ama çamaşır ipimde!” şeklinde paylaşımlar görmek mümkün olabilir. Hatta bazı oyuncuların, oyunun etkisiyle yakın arkadaşlarını bile unutacaklarına dair şaka yollu uyarılar da görebiliriz. Merakla bekliyoruz, bu oyunu oynarken kalp atışlarının hızlanmasına neden olacak derecede bir deneyim yaşayacak mıyız? Aşkı ve acıyı aynı anda hissetmeye hazır mısınız?
Bütün bu incelemeler ve yorumlar ışığında, The Last of Us Part II’nin bizlere sunacağı macera için sabırsızlanıyorum. Kim bilir, belki de bu oyunu bitirdikten sonra kendimi bir sanatçı gibi hissedip, “Bunu nasıl yazmadım?” diye düşüneceğim. Şimdi herkes hazırlansın, bu oyun ile birlikte kalp atışlarımızı hızlandırmaya ve gözyaşlarımızı akıtmaya hazır olalım!