The Political Machine 2020: Siyasetle Dolu Bir Oyun Deneyimi

Siyasetle dolu bu oyun, oyunu kazanmak için sadece iyi bir strateji değil, aynı zamanda mizah da gerektiriyor! Hazır mısınız?

admin

Sevgili Oyungezerler, 2004 yılından beri bir geleneğim var: The Political Machine adlı oyunu oynamak. Her dört yılda bir, ABD seçimlerini konu alan bu eğlenceli oyunda, bir adayın rolünü üstlenerek, seçim kampanyası yürütme şansı yakalıyorum. Ve şimdi, nihayet The Political Machine 2020’nin çıktığını öğrendim! Steam, “Bak şu oyunun yenisi geldi, almayı düşünür müsün?” diye dürtünce, heyecanla hemen bilgisayarımı açtım. Hazır mısınız? Çünkü burada büyük bir siyaset dersi var!

İlk olarak, bu oyunun bana sunduğu fırsatları düşündüm: Siyasi strateji, halkla ilişkiler, hatta biraz da komedi. Beyaz Saray’a adım atmak için tüm bilgi birikimimi ortaya dökmeye karar verdim. Ama, ahhh! İşler beklediğim gibi gitmedi. Bu sefer karşıma Donald Trump çıkınca, “Yahu, bu adam benimle nasıl başa çıkacak?” diye düşündüm. Her seçim turunda yalnızca bir eyalet ziyaret edip zar zor bir miting düzenlerken, o adam ABD turuna çıkıyor! Gözlerim fal taşı gibi açıldı. “Nasıl bu kadar para harcıyor?” diye sormaktan kendimi alamadım.

Trump’ın Seçim Stratejisi: Para, para, para! Adamın kasasında öyle bir para var ki, seçim kampanyası için iki çalışan bulup, üç reklam verince iflas bayrağını çekmiyorum. Üstelik bağış toplamak gibi bir derdi de yok! Uçağı bir eyalette, bir bu eyalette. Ben ise cebimdeki bozuk paralarla “Bize bir otobüs ayarlayın, en azından bir tur atabilelim!” diye haykırıyorum.

Strateji Geliştirme: Demeçler ve Politika

O zaman dedim ki, “Bari ben de başka bir strateji izleyeyim!” Verdiğim demeçlerle, katıldığım TV programlarında sorulara verdiğim yanıtlarla, izleyeceğim politikalara yönelik açıklamalarla seçmeni kendi safıma çekmeyi deneyim. Ama tabii ki o iş de pek öyle kolay olmuyor. Ben küresel ısınma, çevre, sosyal güvenlik, herkese iş, adil gelir dağılımı, koronavirüs ile mücadele gibi konuları gündeme getirirken, adam “Yabancılar sınır dışına, duvar öreceğim!” diyor. Hani bu adamın çevre ile bir derdi yok, “Greta, çocuk aklıyla karışmasın bu işlere, gitsin evinde otursun!” diyerek oyları kapıyor.

Kısacası, sahil kesimini maviye boyamakla kalmadım, Orta Amerika seçmeniyle yıldızım bir türlü barışmadı. Sonuç olarak, Trump 272 delegeye ulaşırken, ben sadece 266’da kaldım. “Neyse, kısmetse bir dahaki seçimde daha iyi bir performans sergilerim!” diyerek kendimi teselli ettim.

Sonuç: The Political Machine 2020’yi Deneyin!

Şimdi bu haberi iyice incelemeyeyim, çünkü burada pek çok komik anı da var. Ama bence The Political Machine 2020, keyifli ve eğlenceli bir oyun. Eğer siz de siyasete biraz mizah katmak istiyorsanız, 3 Mart itibarıyla Steam’de satışa sunulmuş durumda. Oyunun resmi sitesine göz atmayı unutmayın! Belki de bir dahaki seçimde ben de Beyaz Saray’a oturmuş olurum! Şimdilik, kampanyama hazırlık yapmak üzere bilgisayarımın başına dönüyorum. Kim bilir, belki bu sefer Trump’ı geçerim!

İlgili Gönderiler

Exit mobile version