Türkiye’deki Gençlerin Oyun Harcamaları: Ekonomik Kriz ve Yeni Trendler

Türkiye’deki gençler oyun harcamasında öyle bir krize girdi ki, sanırsın San Andreas’ta deprem oluyor! Yeni trendler neler? Öğren, gül!

admin

Dünya tarihi, son zamanlarda “evde kal” sloganının ne kadar kötü bir fikir olduğunu bize sorgulattı. Geçmişteki “Uyan ve huzur içinde yaşa!” temalı günlerden ne kadar uzaklaştığımızı düşünmek bile üzücü. Özellikle Türkiye’de gençler, adeta bir devrim niteliğinde zorluklar yaşıyor. Paranın cepten uçup gitmesi ve akıl sağlığının bir yudum su kadar kıymetli hale gelmesi, gençlerin hayatını tam anlamıyla karmaşık bir bulmacaya çevirmiş durumda. Evet, biliyoruz ki her nesil kendi zorluklarıyla başa çıkmaya çalışıyor, ama bu kadarını ben de beklemiyordum! Ah, Türkiye! İçinde barındırdığı müthiş potansiyele rağmen, gençler delilik sınırında dans ediyorlar.

Z jenerasyonu (1997-2010 doğumlular) ucuz hobiler peşinde koşarken, bir de baktık ki harcamaları tepetaklak olmuş! Wall Street Journal’ın bir haberi, ne yazık ki durumu çok daha trajikomik bir hale getiriyor. Gençlerin, 18-24 yaş arası lisansta oyun harcamaları, yılın ilk dört ayında %13 kadar düşmüş. Nasıl mı? Tabii ki oyunların fiyatları yükseldiğinde, gençler devlet destekli “ekonomik moda” geçip harcamalarını kısıyor. Oyun harcamaları, geçen yıla göre %25’lik bir düşüş gösterdi. Bunu görecek olan oyun geliştiricileri, gençleri daha da “konfor alanlarından” çıkaracak fiyat artışları yapmayı planlıyorlar. Çünkü neden olmasın? Ekonomik kriz, oyun sektörünü de vurdu!

Burada gözden kaçan bir başka ilginç detay ise, diğer yaş gruplarındaki harcamaların artış göstermesi. Sanki gençler dışında herkes “Bugün harcama yapmasak ne olur ki?” diyerek bir birbiriyle yarışıyorlar. Mat Piscatella’nın araştırması, bu durumu detaylandırırken ortaya pek çok renkli grafik çıkarmış. Harcamalar düşerken, gençlerin de halini düşünmek gerek. Sabahlara kadar “Ctrl + Z” yaparak geçmişe dönmek isteseler de, günlük yaşamlarının hızla değiştiğini görmekten başka çareleri yok. Oyun oynamak için harcama yapamayan bu gençler, alternatif olarak “Arkadaşlar, gelin şuradan bir oyun alalım!” dediklerinde; bir bakmışsınız ki, arkadaş çevresinde para toplayan bir “crowdfunding” grubu oluşturmuşlar. Çünkü dostlar zor günlerde pahalı oyunlar almak için yardımlaşmayı hiç unutmuyor.

Tabii ki bu düşüş, gençlerin oyun oynamaktan vazgeçecekleri anlamına gelmiyor. Çünkü “friendslop” adı verilen yeni bir akım var ki, bu akım gençleri oyun oynamaya, daha doğrusu oyuna harcama yapmaya yönlendiriyor. Repo, Lethal Company ve Peak gibi oyunlar, genç dimağlar arasında popülaritesini arttırmış durumda. Fakat kendi bütçeleri dışındaki harcamalarına veda etmek zorunda kalan bu gençler, bariz bir şekilde oynamadıkları oyunlardan çektiği sırt ağrısını da göze alarak yaşıyorlar. 2025’te bu durum daha da çarpıcı hale gelebilir, çünkü oyun fiyatları düşüşün bir başka dalgasını yaratacak!

Özetle, gençlerimiz kıymetli ve potansiyel dolu ama şu an “yenilikçi” ekonominin kıskacında boğuluyor. Oyunlar, eğlence değil, ekonomik bir yüke dönüşüyor. Umarız bir gün herkes, “Harcamalarım gitsin, oyun oynamak için harcama yapmam şart!” dediğinde evet demeyi başarırız. Çünkü sonuçta, gülümsemek için bir sebep her zaman vardır, belki de bir oyun oynarken buluruz!

İlgili Gönderiler

Exit mobile version