Geçenlerde düşündüm de, Ubisoft’un basın konferanslarına katılanların ne hissettiğini bir bilseniz, sanırım çoğu kişi bir kaplumbağa hızında ilerleyen bir film izliyor gibi hissediyor. Yani, “nerede o eski güzel günler?” diye iç geçirenlerin sayısı hayli fazla. Patrice Desilets kovulduktan sonra, “neyse, belki bir gün yeni bir Prince of Persia oyunu gelir” umuduyla bekleyenler, bu sene de koca bir serin rüzgarla karşılaştı. Bir Splinter Cell duyurusu bile yüreğimize su serpebilir, ama ne yazık ki ondan da eser yok. Sosyal medyada “Ubisoft, lütfen bize bir işaret ver!” diye feryat edenlerin sesleri hâlâ yankılanıyor; ama Ubisoft, sanki o çağrıları duymuyor gibi davranıyor. Gerçekten de, anlaşılır bir dille ifade etmek gerekirse, bu durum tam anlamıyla bir “video oyunları dünyasında kaybolmuşluk” hali.
Bir umut ışığı var mı, derseniz, Guatemala merkezli satış platformu MAX, “Prince of Persia Remake” adında bir oyunu PS4 ve Switch için listelemiş. Biraz tuhaf değil mi? Yani, yıllardır beklediğimiz ve özlediğimiz bir serinin yeniden yapımı için Guatemala’nın en derinlerinden bir işaret gelmiş olması, insanı düşündürüyor. Jason Schreier gibi güvendiğimiz bir isim bile Twitter’da “satış siteleri Ubisoft’un sürprizlerini sızdırmaya bayılıyor” şeklinde bir yorumda bulunmuş. Yani sanki bu sızıntının arkasında bir gerçek var gibi. Ama bu gerçek, tam olarak neye işaret ediyor, işte orası muamma.
Biraz Daha Detaylı Analiz
Listelemenin kendisi de gerçekten pek garip. PS4 ve Switch platformları için bir oyun listelenmiş, ama bu oyun tam olarak neyi hedefliyor? Prince of Persia Remake adı bile gözlerimizi kamaştırıyor, ama aklımda bir soru var: “Bu neyin remake’i?” Yani, orijinal Jordan Mencher yapımı Prince of Persia’nın yeniden yapımı mı? Yoksa 2008’de çıkan Prince of Persia’nın mı? Eğer 2008 versiyonu ise, bu gerçekten pek de mantıklı bir tercih olmaz. O oyun, ne yazık ki, pek de ilgi görmedi ve “bu oyun tutmadı” damgasını yedi. Yani, Ubisoft’un akıllıca bir şeyler yapmasını bekliyoruz ama, bunun için bir “yeniden yapım” yapmanın mantıklı olup olmadığını da sorgulamak gerek.
Aslında olması gereken şey, yeni bir Prince of Persia oyunu çıkarmalarıdır. Sands of Time üçlemesindeki oyunlar, hâlâ hayranların kalbinde taht kurmuş durumda. Ancak hepsini tek bir pakette sunmak, üçlemenin ruhunu yeterince yansıtmayabilir. Hayran olarak, her oyunu ayrı ayrı görmek ve o nostaljik hisleri yeniden yaşamak istiyoruz. Ama bu işin bir de gerçekçilik boyutu var; bu da, Ubisoft’un bu işten yeterince para kazanıp kazanamayacağı. Yani, biz hayranlar olarak istiyoruz ama, Ubisoft “acaba bu işten kâr eder miyiz?” diye düşünmeden edemiyor.
- Bir yandan yeni bir oyun bekliyoruz,
- diğer yandan Ubisoft’un sızıntılara göre hareket etmesini istemiyoruz,
- ama her şey bir muamma!
Peki, bu sızıntının arkasında bir doğruluk payı var mı? Eğer bir doğruluk payı olduğunu düşünüyorsanız, Ubisoft’a güvenebiliyor musunuz? Serinin ruhunu ve kalitesini koruyacak bir yeniden üretim yapmalarını beklemek, ne kadar gerçekçi? Kısacası, bu durum tam bir bulmaca gibi. Umarım ilerleyen zamanlarda bu belirsizliğin yerini net bir duyuru alır ve biz de “oh be sonunda beklediğimiz oyun geliyor!” diye sevinç çığlıkları atarız. Şimdilik bekleyip göreceğiz, ama Ubisoft’un bu durumu çözmesi gerektiği kesin. Yoksa, kaplumbağaların bile daha hızlı hareket ettiği bir dönemde, biz de beklemekten sıkılacağız!