Simülasyon oyunlarını sevmediği iddia edilen biri var mı? Olmaz! Ama hemen belirteyim ki “Car Wash Simulator” gibi yıkama ve fırçalama işlerinden bahsetmiyorum. Ben gerçek simülasyon oyunlarından bahsediyorum; insanı derin denizlere, gökyüzünün heybetine veya büyük tırlara kadar götüren, yaşamı çok etkili bir şekilde taklit eden oyunlardan. Mesela Microsoft Flight Simulator, adeta gökyüzünde süzülme zevkini en iyi biçimde yaşatırken, Euro Truck Simulator ile rahat bir kamyonculuk yapabiliyorsunuz. Ancak bu yazıda bahsedeceğim UBOAT, ismi kadar etkileyici bir denizaltı simülasyonu. Ah, denizaltılar! Ailemdeki çoğu kişinin denizci olması nedeniyle bu demir yığınlarına olan sevgim de tartışılmaz.
Denizaltıların en büyüleyici yönlerinden biri, stratejik avantajları. II. Dünya Savaşı dönemi, denizaltıların adeta parladığı bir dönemdi. İşte burada devreye Nazi Almanyası’nın korkulu rüyası U-Boat’lar giriyor. Bunun yanı sıra UBOAT, savaşın tam ortasına dalmaya cesaret eden bir kaptanı oynayarak, sizin de bu korku dolu dönemde nasıl hissettiğinizi anlamanız için bir fırsat sunuyor. Ancak dikkatli olun! Bu oyunu oynamak için yalnızca deniz bilgisi yeterli değil; tayfanızı idare etmek ve düşmanlarla yüzleşmek için sağlam bir strateji oluşturmalısınız. Aksi takdirde, “mürettebatım açlıktan ölür mü?” yahut “bu geminin içinde sıkışıp kalabilir miyim?” gibi korkutucu sorularla baş başa kalabilirsiniz.
UBOAT’un kariyer modu, kendinizi bir denizaltı kaptanı olarak hissetmenize olanak tanıyor. Göreviniz ise tarih boyunca büyük konvoylara zarar vererek savaşın gidişatını değiştirmek. Ancak dikkat! U-Boat’lar asla dümdüz bir savaş gemisi değildir; her an sınırlarla sınırlısınız. Su altında geçireceğiniz süre, mesafeniz ve yanaşabileceğiniz limanlar bile kısıtlı. Denizin derinliklerinde bu tarz bir yaşamın stresini hissetmek için UBOAT mükemmel bir oyun. Nah, işte tam da bu sebeplerden ötürü eğer deniz savaşlarına ilginiz varsa bu oyunu mutlaka denemelisiniz.
Dikkat edilmesi gereken birçok şey var; hem mikro hem de makro düzeyde planlar yapmanız şart! Görebileceğiniz mücahitler, Kuzey Denizi’nde veya Manş sularında sizi bekliyor. Ancak, uymanız gereken belli başlı kurallar var ki bunlar limandan ayrılmadan önce gerekli hazırlıkları yapmanızı zorunlu kılıyor. Yeterli mühimmat ve yakıt alımının yanı sıra, tayfanızın gıda ve içecek ihtiyaçlarını karşılamak için gerekli malzemeleri bulundurmak zorundasınız. Yoksa mürettebatınız muhtemelen açlıktan mı, yoksa düşman ateşinden mi diye düşünürken açlıktan öleceklerdir!
Deniz savaşlarında işlerin hiç de kolay olmadığını söyleyebilirim. Gece karanlığında su yüzeyinde kalmak birçok denizci için sorun değil ama güneş havada cirit atarken, İngiliz saldırı uçaklarının hedefi olabilirsiniz. İşte tam bu noktada, “50 kalibrelik makineli tüfeğim nerede?” diye düşünmeye başlıyorsunuz. Ama sırf tüfeğiniz var diye düşman uçaklarını inmeye zorlamak düşündüğünüz kadar kolay değil, yani benden söylemesi, gözünüzü dört açmalısınız.
Asıl göreviniz denizaltının derinliklerinde geçiyor. UBOAT’un sunduğu bu gergin atmosferde, devasa konvoyları koruma görevini üstlenmeniz gerektiğinde işler çetrefilli hale gelebiliyor. Eğer yerinizi belli eder de düşmanlar tarafından kuşatılırsanız, kurtulmak neredeyse imkansız! İşte bu yüzden, denizcilerin özdeyişine kapılmak şart: “Derin ve sessiz ol!”
UBOAT’un atölye bölümündeki modlar ise oyuna daha fazla derinlik katıyor. Bu modlar, torpido çözümleri için sizi gerçek bir silah mühendisi gibi hissettiriyor. Kombinasyonları ve ayarları yaparken, kendinizi bir denizaltı askeri gibi hissetmekten kendinizi alıkoyamıyorsunuz. Özetlemek gerekirse, UBOAT şu anda Steam’de 14.99 dolara satılmakta ve sürekli güncellenen bu oyun, ‘mil-sim’ tutkunları için kaçırılmaması gereken bir fırsat! Eğer denizaltılara olan ilginiz varsa, hemen bu heyecan verici simülasyonu deneyin ve su altındaki dünyaya doğru yola çıkın!