Ah, Netflix ve Witcher serisi… Bir zamanlar hepimizin dilinde dolaşan bir fenomen. Tam altı yıl geçmiş, ama biz hâlâ Geralt’ın bakışlarındaki tuhaflığı ve Yennefer’ın büyüleyici çekiciliğini tartışmaktan geri duramıyoruz. Zaman, gül gibi geçiyor ama bir yandan da heyecan ile beklediğimiz çıkış tarihlerimiz kalp atışlarımızı hızlandırıyor. İlk sezonun bize sunduğu aksiyon ve dram ayakkabımızı heyecanla yerden kesmişti, ama son yıllarda bu heyecan biraz sönmeye başladı. Hatta en son, Geralt’ımızın canlandırıcısı olan Henry Cavill’i de getirdik sahnelerden kaldırdık.
Yeni hikaye, artık Liam Hemsworth‘ün elinde. Ah, bu fragmanı izlerken Hemsworth’ün sesini kalınlaştırmaya çalışırken gösterdiği çaba gözlerime ilişti! Geralt’ı o kadar çok sevmiştik ki, McDonald’s’ta yemek yerine onunla “düşman” olan kurgusal yaratıklarla nasıl başa çıkacağım hakkında aşırı düşünüyorduk. Fragmandaki dövüş sahnesinde, bir wraith ile karşılaşan yeni Geralt’ın, pek de alışık olmadığımız bir tarzla savaşması bizi heyecanlandırmadı değil. Bildiğiniz gibi, bu seremoni, yıllardır süregelen geleneklerin biraz dışına çıkma çabası.
Bir yanda Aard işareti ile kendini kurtaran, diğer yanda Yrden işareti ile wraith’i tuzağa düşüren Geralt’ı izlemek, bir anda içimde garip bir his uyandırdı. “Ne dersin, yeni sezona bir şans verecek misin?” sorusu aklımı kurcalıyor. Belki de yeni oyuncuların etkisi altında kalıp, karakterlerin köklü değişiklikler gösterdiği bir sezon izlemek ilginç olabilir. Ama benden söylemesi, eski Geralt’ımı özleyeceğim. Vahşi doğayla iç içe olan ve öfkesiyle gözlerimizi kamaştıran o hâlini hep hatırlayacağım.
Fragmanı birkaç kez izleyince, aslında yeni sahnelerdaki kahramanımız Liam Hemsworth’ün Genç Kral gibi davranma çabaları yürek burkuyordu. Her ne kadar eski Geralt şamatası ve alaylı bakışlarıyla hayranlık uyandırsa da, bu yeni versiyonun tapınaklarda döşenmiş taşların arasından geçer gibi boşlukta dans ettiğini izlemek oldukça komikti. Bütün bu dönüşüm, bazen içimi gülümsetti, bazen ise “Geralt, koca adam, iki cümlede kendini iyi ifade edemiyorsun!” dedirtti.
Sonuç olarak, dünya büyüleyici ve tuhaf yaratıklarla dolu olsa da, bu yeni sezon beni yine de heyecanlandırıyor. Fragmanın bazı sahneleri beni oldukça gülümsetse de, aynı zamanda daha önceki sezondaki büyüyü ve kargaşayı hissedememek de içimde bir burukluk yaratıyor. Umarım yeni sezon, eski dostlarımızla olan anılarımızı kesinlikle hatırlatır. Belki birlikte kahvaltıya gitmeyiz ama en azından dizinin fırtınasına kapılabiliriz. Herkes hazır mı? Geralt’tan tekrar “tozlu yollar” altında bir macera bekliyorum!